Beni bilmezsin deliyim Kadehim boş, olurum yok Eğilirsem dökülür Çok doluyum bire bin katarım Artık durmam giderim Niyetim saf, sebebim çok Bana neden hiç saygın yok Peki ben niye katlanayım Delik deşik oldum, dayanamam ...
Düşmeden gördüğümü görmesen Beni bir kere olsun sevme sen Kayıtsız şartsız hükmü vermesen Diri diri kefeni üstüme örtmeden Son defa gülmeden Kader deyip çizgimi neden böldün Yalan değil gerçekten iki kere öldürdün Yaşark...
Nefretle beslenirim, inatla yükselirim Artık sevmiyorum Gelene yol verdim, gideni koyverdim Yolumdan dönmüyorum Benden geçti aşk bu aralar derken yine kapım çalıyor Gelen söz verdi giden kaybetti artık güvenmiyorum Aşkmı...
Kapkaranlık bu yollarda Yürüyoruz tek başımıza Düşe kalka çarpa çarpa Büyüyoruz tek başımıza Dünya malı burada kalır Göçüp giderken tanrıya Hesap günü geldiğinde Yapayalnız tek başına Yarın olup dün bitince Her fani gibi...
Bilemedim hangi yüzüne konuşacağım Seçemedim ayrılığın adını Değerimi bilmesen de yanarım Gel etme gönlüm böyle yaşanır mı? Tamam dedim gücüm yeter Laf anlamaz ve dinlemez Hırs gözlerimde kan ter içinde kaldı Yalnız düşt...
Yolumu hep tıkıyor, yüreğimi eziyor Umudum kesiliyor, sabrım tükeniyor Nefesim daralıyor, gözlerim kararıyor İçim nasıl sızlıyor, içim nasıl acıyor Dünüm bugünüm yarın oldu Ben bilirdim onun haberi yoktu Derdimi bilmezmi...
Üstünde yıldızlar Altında deniz Tepede ay mı var Önümde hiç görmediğim Evren şu an durmuşken Önümde hiç bilmediğim Suda bıraktım kendimi Ben bu suda Suda bıraktım kendimi Ben bu suya Toprağın kokusunda Rüzgar gülü altınd...
Haydi kızlar halaya Leylim ha leylim ha Dik duralım yan yana Leylim ha leylim ha Ver bi eller bizim olsun Sevenler mesut olsun Herkese benden olsun Çek çek çek Bir bakarsa ver bana Dik duralım yan yana Kaynanam da korkma...
Yaktı beni gözlerinin ateşi Yandı kalbim sandım yok bi çaresi Saklı içinde bu inci tanesi Sanki benle gelir akşam güneşi Aklım hava boşa hevesin Gözlerim arar yolun neresi Zaman akıyor kaçıncı mevsim Yoktun baktın çoktan...
Camı açtım bi’ sigara yaktım ve uzaklaştım gözlerden Seni taktım bi’ kenara atmak geçmiyor artık sözlerden Yalan atma bu kadarı fazla bile bile sardın söz verme Sana baktım ve dibine battım düşüyor gibiyim am...
Gücümün tükendiği yerde kanıma kar aşardım o dağları kolay ve katlarım derdimi fay gibi patlarım Çökerdi dünya toprağın içi benim evim Varsa yol hadi gidelim Yelkene rüzgar sana yürek gerek Kafana sıkarsa hayat neye yara...
Üstümde çok şey var, yaralar sırtımda Hepsi de hançer izi gibi, yılanlar kıskıvrak Otel odasındayım, masada tabancam Müslüm Baba gibi kalp paramparça Ellerim kırmızı ve de bu çok saçma Ve de neden hep ben kaldım arafta? ...