İçimdeki çığlıklardan haberin var mı?

Bu sabah bana bak bura kabak tadı
Ya da sana göre derin bir sevgi kadın
Uzak ol bana don bu da kış kara kış
Sonu sana göre tabi gene son yakarış
Bana baksan da olmuyor tek başıma
Seni görsem de yalnızlık dön başa sar başa
Ta ta ta ta vur beni bam teli gibi kopar hadisene gel geri yeni baştan
Başlarsam başladı deme
Bu sahte dünyada kim sabah kim gece
Seni saba bırakınca bu dünyada duygular içinde boğuluyor her gece
Yürüyorum üstüme geliyor her şey
Seninle güldü bu dünya
İçimde yanıyor her yan
Alevler içinde dünyam

Haberin yok mu bu ruhumun yanışından
Giderek içkiye varışından
Yanarım hiç kimse kurtulamaz
Tek üzüntüm olman her karışından
Razıydım varlığının en azına
Aramıza yıllar serpen şu kaderimize
Ne desem ah!
Yıkılası gecelere mahkum elim
İki dudağının arası emir gibiydi
Şimdi kılım kıpırdamaz, acım soğumaz
Yemin ederim

Çoğu zaman hayat beni sırtımdan itti
Çocukluk geçince tüm neşem de bitti
Hayallerim toprak olup dedemle gitti
Ve bahadırım göçebede zamana kinliyim
Ne yapayım bir çıkış gerek her daim
Epeyce zor görünen yollara talibim
Düştüm yine kalkarım dimdik
Gökyüzünde meleklerime kalbim ait
Geçmişten alacağım öcüm
Buna yetecek gibi gücüm
O da geleceğe sözüm
Kalbim alev yeri içindeki közüm
Sözüm ona galip o da bir tamam iki gözüm
Gene bene zayıf görüp saldıracaklar
Yine ancak kendilerini kandıracaklar
Yazmak ilaç oldu kalame de küstüğüm
Üzgünüm ama artık daha güçlüyüm!

Kaderim değişir dudaklarında tek sözünle
Yangın var uçtuğum şu gökyüzünde
Sensiz başaramam
Düğümlerin nihayeti sonunda hep çözülmek
Durdur, dünümden akan kanları
Sustur, kafamdaki şeytanları
Ruhum, seninle değil üzgünüm
Bıraktım dalgalara eskisinden güçlüyüm

(ara kısım eklenecek)

Yok gibi sen yok gibi
Yüzün artık güneş yine ve yandı ışıklar yeniden
Sor neden izin eksik bir yol gibi