Yine Bebek’te trafik aksak
Ben Ay’ın yüzeyinde yürüyorum like Mike
Atın ölümü arpada diye batsak
Öderim Bizimkiler’in Sedat’ı gibi tak tak
Teyp çalar agalar şaka lak lak
Güzel hava kıpırdamıyor bi’ yaprak
Gece bizim yakaya doğru gaza bassak
Uyanıp sekiz vapuruyla Büyükada yapsak
Nerelere adım atsak kum hep ıslak
Sarıyor güneş yüzümüzü yüz kat
Konuşamam hiç nein
Olamam muhatap
Biliyor muhakkak topunuz
Uzatmak boşuna bu akşam
Bizim sokağa çıkmaz hayaller
İlk fırsatta sür bi’ devir atla
Ayıplara tur bindir müsait olunca
Ama
Yarın bi’ gün tüm umutlarının ufuklarında
Susup kalır da gelemezsem yanına
Bi’ şarkı olsun dilimin ucunda
Söylemeyi unuttuğumuzda arayalım
Sakın hatırlatma
Değerini kaybediyor hatırlatılınca
Yaza yaza nüshalara mısra
Yaşayalım İstanbul’u hızla
Olmasın ısrar aramızda
Dünya da yıkılsa
O an biter kuru gürültüler
Gelir geçer duru görüntüler
Uzuyor dünler hiç uyumadan
N’aber? Say hello to my lüverver
Sayıyorum geriye doğru sonsuzdan
Atıp Ay Dede’nin kolunu omzumdan
Parmak ucunda yürürüm korkumdan
Çünkü depremler oluyor koştuğum an
Kaçıyor sıçanlar
Açıyor bıçak yaramı
Kan düşüyor sanki yağmurdan
Hmm
Olabilir
O zaman hakkını verelim en azından

Contra & Konuya Fransız ...
Yine iş başında azrail Ah sanki sıkı fella Belime ...

Contra – İstasyon
Yaşıyorum bu sabah geceyi Bırakınca dakikalar peşi...