Altımızda cip siyah, teypte Sansi Salvo (Sansi)
Kış gününde kap’şon gibi 1 ve kulaklık, bro (Bro)
Beş bin dokuz yüzlük ****, küllükte ucuz puro
Kafa yüksеldikçe başın eğilmesin bе cano
Komada bir komando kadar ruhum huzur içinde (Zombi)
Duygularım şehit oldu, tabularım tabutta
Elimde kürek, rüya değil, toprakla tango
Mezarlık ve bando gibi ezanlar ve tablo
Fiyasko, bi’ yastıkta koca dünya ben’le döndü
Bak, bu reset’ler bir ömrü, öfke dolu gönlü
Kafam ve kalbim arar, bulamaz, hayra yordum (Hayra)
Ankara’da karnım delik, Kayra dinliyordum (Kayra)
Çektik her ne varsa, belli değil mi?
Meth’in açtı temiz bi’ sayfa, kalem zehirli (Fakat)
Tırmanmak istediğin yokuş eğimli (Wouh)
11, kötü örnek olmak için fazla sevimli (Haha, haha, haha, haha)
Sanki Maestro Maes gibiyim, şarjörü tak
Gelsin hayat üstüme, üstümde bütün bakışlar
Şeytanlar ve melekler, İstanbul yokuşlardan ibaret
Benim gibi körsen keşke benim gibi görsen (Yeah, yeah, yeah, yeah)
Ucunda kalsaydın, aklımdasın dilimin (Grr, ah)
Bu filmin içindeyim, kendimi izliyorum (İyi)
Çok iyisin, görüntüler inceden dolaylı (Okay)
Ne zaman evden çıksam dönüyorum olaylı (Ouh)
Üzüntüden yoruldu kalbim, artık sakin (Sakin)
Dünya böyle bir yer, dönmüyor hiç adil (Adil)
Çektik her ne varsa boş arazilerde
Arabanın içinde, gecenin tam üçünde (Tam)
Tarafsız tribünler beni alkışlar (Wouh)
Bütün tezahüratlar küfürsüz, ben’le kapışma
Rutubet ve ben bi’ evde, zaman akışta
Konuşma, bak aynaya, kim daha çok hasta?

Beni düşünme, yansam seninle
Çektik her ne varsa, hem dert hem de yalan
Dünya böyle bir yer, şeytan ve melekler

Yazdım sayfalarca, küstüm her ne varsa
Yorgun düştüm ben de cehennemine